Saturday, December 17, 2011

sutlu misir corbasi




Kis aylari gelince corba sofralarin vazgecilmezlerinden biri oluyor. Hal boyle olunca insan da surekli yeni tatlar ariyor. Daha onceleri de bir cok kez soyledigim uzere biz ailece sutlu corbalari cok severiz:) Misiri da cok sevince ortaya boyle uyduruk bi corba tarifi cikardim bendeniz:) Gecenlerde misssgibi zerrin hanim la bugun yemekte ne var muhabbeti yaparken bahsedince corbadan, aklima tarifini vermek geldi. Umarim begenirsiniz.

Malzemeler
  • 2 yemek kasigi un
  • 2 yemek kasigi tereyagi
  • 1 su bardagi sut
  • 4-5 su bardagi et ya da tavuk suyu (yoksa normal su da olur)
  • 1 kase konserve ya da dondurulmus tane misir
  • tuz, karabiber
  • et ya da tavuk bulyon (su kullaniliyorsa tercihe gore)

Yapilisi
Un tencereye alinarak rengi hafif donene ve kokusu cikana kadar kavurulur. Terayagi eklenerek kavrulmaya devam edilir. Sutu ilave edilerek biraz daha kavrulur.Suyu da ilave edilerek iyice karistirilir ve blendirdan gecirilir. Misir eklenir. Kaynamaya baslayince tuzu ve karabiberi de eklenerek bir iki tasim kaynatilir. Afiyet olsun:)

Friday, December 9, 2011

hashasli corek


Amerika ya yerleseli 1 seneyi biraz gecti. Buraya gelirken kafamda bir cok soru isaretiyle gelmistim. Adaptasyon sorunu yasayacak miydik, neleri ozleyip, neleri bulamayacaktik, cocuklar ne yapacakti vs vs. Gunluk hayatla iligili zorluklarda ise mutfakta cokca zaman geciren biri olarak en cok yiyecek malzemelerinde sorun yasayacagimi dusunmustum. Ama buraya gelince gordum ki (Turk marketleri ve helal marketler sag olsun) neredeyse biskuvi cesitlerine kadar butun urunler kolaylikla bulunabiliyor. Ama tabi bazi urunler vardir ki Turkiye de bile almak icin Misir Carsi na gitmeyi gerektirir. Iste o urunlerden biri de konunun basligindan tahmin edeceginiz uzere hashasti daha dogrusu hashas ezmesiydi. Cunku has has tohumu her yerden rahatlikla elde edilebiliyor. Gecenlerde uzun zamandir gitmek istedigim Phoenicia adindaki Ermeni Marketi'ne gidip de hashas ezmesini bulunca da uzun zamandir yapmadigim hashasli coregi yapabildim.  Az sonra verecegim tarif de bundan tam 5 sene evvel 22 aralik 2006 da asagidaki on yazi ile yayinlamistim. Blogculugun en guzel taraflarindan biri de, bir nevi gunluk ozelligi tasimasi sanirim. Iste taaa 5 yil oncesine gidiyoruz:) Sevgiler..

Not: Tarif yas maya ile hazirlaniyor fakat siz ayni tarifi instant maya ile de hazirlayabilirsiniz.

22.12.2206 tarihli yazi
Salı günki kahvaltı günüm için sevgili kayınvalidemin yaptığı haşhaşlı çöreğin de tarini vermek istedim. Ben çok seviyorum sizin de seveceğinizi umuyorum. İnsanın yedikçe yiyesi geliyor:) Kilolar da malum hani:) Şimdiden afiyet olsun:)

  • Malzemeler

    • 1 su bardağı ılık su
    • 1 su bardağı ılık süt
    • 1 su bardağı + 1 çay bardağı sıvı yağ
    • 1 su bardağı dövülmüş ceviz
    • 1 su bardağı öğütülmüş haş haş
    • 1 tatlı kaşığı toz şeker
    • 2 yumurta (1 tanesinin sarısı üzerine sürülecek)
    • 1 paket yaş maya 
    • un, tuz
    • susam(tercihe göre)

Yapılışı

Bir miktar unu yoğurma kabımıza alıp ortasını havuz yapıyoruz. İçerisine ılık suyu, sütü ve mayayı ekliyoruz. Biraz kabarınca 1 çay bardağı yağı, şekeri, yumurtaları ekleyip güzelce normal mayalı hamur kıvamında yoğuruyoruz. Hamurumuzu sarıp mayalanması için bekliyoruz. Mayalanınca hamurumuzdan bir parça alıp merdane ya da oklava yardımıyla 2-3 mm  kalınlığında açıyoruz. Açtığımız hamura çok az tuz serpiyoruz. Üzerine sıvıyağ ile karıştırdığımız haşhaşı sürüyoruz ve ceviz atıyoruz.Sonra hamuru 2 parmak eninde şerit şerit kesip yarısını üst üste koyuyuoruz ve ikiye katlayıp burarak tepsiye alıyoruz.Aynı işlemi diğer yarı içinde yapıyoruz. (Umarım anlamışsınızdır:)) Üzerine yumurta sarısı sürüp susam atıyoruz. 190 derece ısılı fırında pişiriyoruz. Afiyet olsun..

Wednesday, December 7, 2011

Asure ve blogcuya geri donus



29 aralik 2009 gunu blogcunun o donemki problemlerinden bunalip cok zaman once actigim ama hic kullanmadigim bu bloggerimda yazmaya baslamistim. Uzerinde 2 sene ve onca sey gecti. Bu blogumda hic bir zaman blogcudaki kadar aktif olamadim. Ve ara ara kontrol ettigimde hala epey ziyartecisi oldugunu farkettigim blogumu tekrar acmaya ve iki bloga birlikte yazmaya karar verdim:) Acilis icin de daha once teyzeminki fotograflayarak verdigim ve bu sefer hayatimda ilk kez denedigim ve tarifini 1 malzeme daha ekleyerek guncellemek istedigim asurenin blogumun acilisina yakisir bir tarif oldugunu dusundum. Umarim begenirsiniz. 
Oncelikle asure gununun mahiyeti hakkinda benimde baska bi yerden okudugum  bir yazidan ufak bir parcayi paylasiyim:
Muharrem ayının onuncu günü Aşure günüdür. Muharrem ayı, Kur’an-ı kerimde, kıymet verilen dört aydan biridir. Bu ayın en kıymetli gecesi de Aşure gecesidir. Allahü teâlâ, birçok duaları Aşure günü kabul etmiştir. Hazret-i Âdem’in tevbesinin kabul olması, Hazret-i Nuh’un tufandan kurtulması, Hazret-i Yunus’un balığın karnından çıkması, Hazret-i İbrahim’in ateşte yanmaması, Hazret-i İdris’in canlı olarak göğe çıkarılması, Hazret-i Yakub’un, oğlu Hazret-i Yusuf’a kavuşması, Hazret-i Yusuf’un kuyudan çıkması, Hazret-i Eyyüb’ün hastalıktan kurtulması, Hazret-i Musa’nın Kızıldeniz’i geçmesi, Hazret-i İsa’nın doğumu ve ölümden kurtulup, diri olarak göğe çıkarılması Aşure günü oldu. Hakkini vererek gecirebilmek ve dualarda bulusabilmek dilegiyle tarifimize geciyorum:)

Malzemeler


  • 1 kg bugday (aşurelik)
  • 250 gr kuru üzüm
  • 250 gr kuru kayısı
  • 15 adet karanfil
  • 2-2,5 kg toz şeker
  • 1 su bardağı pirinç
  • 1 su bardağı bulgur
  • 1 su bardağı süt
  • 2 kase haşlanmış nohut
  • 2 kase haşlanmış kuru fasulye
  • 1 portakalın kabuğunun rendesi
  • Üzerini süslemek için şam fıstık, ceviz, badem, susam, fındık, hindistan cevizi,  tarçın, nar
Yapılışı
Bir gece önceden bugdayı, bulguru ve pirinci tenceremize alip: üzerini geçecek kadar su koyarak 2-3 taşım kaynatalım. Tekrar üzerini geçecek kadar oda sıcaklığında su koyup sabaha kadar beklemeye alalım. Kuru kayısı ile üzümü yıkayıp, ıslatalım. (Kayısıları küçük küçük doğrayalım) Ertesi gün tenceremizin altını açalım kaynayınca nohutu, kuru fasülyeyi, kuru üzümü, kayısıyı koyarak pişirelim. Kıvamı eğer katı ise üzerine sıcak su ekleyelim. 15 tane karanfili 1 bardak su ile kayanatalım, süzelim. İyice pişip kıvamını bulduktan sonra portakal rendesini, şekerini, sütünü ve karanfil suyunu da ekleyerek pişirelim. Pişince kaselere alıp üzerini süsleyelim. Afiyet olsun..